6 Haziran 2009 Cumartesi

dialogue of cultures / kültürlerin diyalogu

birkaç hafta önce 'kültürlerin diyalogu' dedikleri bir tür festival vardı okulumda. bir haftasonunu bizim 23 nisan benzeri bir festivale ayırmışlardı. takdir ettiğim şuydu ki yalnızca polonya'ya ait kültürel ögeler değil, mümkün olduğunca yabancı kültürlerden de bahsediliyordu. hani bizde böyle kültür günlerinde genelde halk oyunları oynarlar ya - kültürümüzü korumazsak bizi siler bunlar diyerekten- bunlar da dünya kültürlerini anlattılar. çeşitli konferanslar oldu ama lehçe olduğu için takip edemedik. katılım da çok iyiydi. öğrencilerin çalışmasıyla ve katılımıyla keyifli iki gün yaşandı. arada biz de türk yemeği yemiş olduk. =)

türk köşesinde (şark köşesi aslında) leh arkadaşlarımızla çekildiğimiz bu fotoğraf toplu fotoğraf niteliği taşımaktadır..

1

2

3

burada halayı gösteriyor arkadaşlar. halayın başındaki çirkin polak kadın hiçbir işe yaramayan ve ingilizce konuşamayan kordinatörümüz. bu kadın sinirlerimi bozuyor. ne zaman görsem tırnaklarımı çıkartıyorum kaplan gibi. hakaretlerimi içimden ediyorum ama 'o' ile başlayan küfrü etmeden es geçmiyorum hiç.. =)

4

bunlar hint yemekleri. türk yemeklerine baharatlı demeden önce tadına bakılması gerekiyor. =) hindistan büyükelçisi ya da konsolosu konferansa gelmişti de. o yüzden bunca tantana.. =)

5


şimdi ikinci güne geçiyoruz. merkezdeki ana caddede sahne kurulmuştu. çeşitli ülke danslarıyla gösteriler sunuldu. sonrasında izleyicilerin de katılımıyla hepberaber danslar öğrenildi. aşağıda hint ve irlanda danslarından kareler görüyoruz. bir de irlanda dansı etmeye çalıştım. irlanda'ya gitmek istiyorum. hopbada hopbada dans ediyorlar. çok eğlenceli. zıpla, zıpla, el çırp! =)

6

7

8

9

bu fotoğraf da ızgara yapılan köşe. barbekü değil, ızgara. türk usulüydü; tavuk ve köfte vardı. oh ne güzel yedik! o adam bizim diğer kordinatör. karısını dilinden düşürmüyor. pek bir işe yaramıyor. onun da ingilizcesi kötü. enteresan biri o da. ızgaranın başındaki sarışın, fesli çocuk da belarusluymuş. o güne kadar hep leh sanıyordum onu da.

10

11

günün sonunda günün sürprizi vardı: bir tepsi baklava. 20 kişi elini daldırıp tepsiye baklava yerse nasıl keyifli, nasıl lezzetli olurmuş öğrendim. hele ki aylar sonra bunu yemek.. anlatılmaz, ne diyim.. =p

12

2 yorum:

  1. :))) amanda aman bilmezmiyim hiç özbek restorantlarına koşar adım girdiğimi.En azından bizim yemeklere yakınlar diye.Güzel etkinlik.Afiyet bal şeker olsun :)))

    YanıtlaSil
  2. açın halinden aç anlar diyip lafı çarpıtıcam. =p eheheh.. =D

    YanıtlaSil